Gel gör ki haberi götümlen okumuşum. Sayid ve Jin geliyormuş bi'. Bir de the OC dizisindeki Chinolu davsın Ben McKenzie. Hevesim nasıl kursağımda kaldı anlaşılması mümkün değil. Gerçi giriş ayarlayamadığım için biraz sevindim de. GERÇİ Jin'e "güney koreli kardeşim bana bi' ADAZZ desene allasen" demesi de eğlenceli olabilirdi. Ama Sayid be? Yahu bir de Sayid'i beğenen kızlar var biliyorsunuz değil mi? SAYİD'İ BEĞENMEK diye kitap yazılabilir hümanizm üzerine bana kalırsa. Adam sürekli terli ve briyantinli görünebilmek konusunda bir uzman.
Bu da böyle bir anekdot idi. Geldik bu yazının sonuna. Ama blogun sonuna geldik mi, hayır. Sanki maaş alıyorcasına buraya sayfa sayfa yazmak da ne büyük idealizmmiş arkadaş. Tıpkı Jack Bauer'ın da söylediği gibi "Sizin bu yazıları okuduğunuzda yüzünüzde oluşan o tebessüm var ya, işte o benim ödülüm". Yaşasın çirkinlik.
6 yorum:
but i'm just trying to triangulate the signal.
(ayıp lan!)
Bir de Sayid'i adada kıvırcıkken beğenmeyip adanın dışında fönlü beğenen var, kaç kişiler nerde yaşarlar bilmiyorum ama varlar.
sait bey, korumayın allahaşkına şu sayidi.
fönlü sayid de eşek sikinde kelebek gibiymiş afedersiniz.
"Annem Sayid'i beğeniyordu yahu, diyeceğim", bu sefer de babamın fiziksel özellikleri hakkında şüpheye kapılacaksınız.
Ah. Kazanmak hiç mi yok bana yarab?
Anneler saylanmaz. Annelere laf yok. Onlar herkesi beğenebilir, bize de bok yemek düşer. =)
Yorum Gönder