31 Temmuz 2008

TO ....

İsim boşluğunu keyfinizce doldurun. İlk Shakespearean şiir denemem. Sanıldığı gibi sevgiliye falan değil, ucu bana da dokunacak bir iş için bir yere gidecek bir arkadaşa yazıldı. Opportunistic bir tavırla. Yağlamak için. Ama asla göndermedik. Şiirimi de yazdığımla kaldım. Ama o iş oldu.

TO (Someone you want it to be)

Thou hast the brightest gleams from the heavens above
We are the greatful ones, to be loved and to love
Thy graceful being, thou art our beloved angel thereof
For smiling on us; the free spirited ones, like a dove.

Alas! For the sense of time we all try to fight
For the not so enduring but the glamorous night
We shall not be kept away from the ethereal flight
Thou art; ...; thou art our evershining light

Life goes on as we inhale eagerly like a cigar
Forsooth we will be glad to have thyself from afar
Days shall be bright as they are much bizarre
For years, for months, for days and for eternity...
...acknown, be not; our immortal celestial star

30 Temmuz 2008

Kara! Para! Mafya! Kumar! İçki! Sigara! Grim Fandango!


Monkey Island severler çok aşinadır Lucas Arts'ın şahanevi adventure oyunlarına.
Gelgelelim ben Monkey Island'cı değilim, fakat içimdeki Grim Fandango aşkı bambaşka.

Grim Fandango, 90'ların yılların ikinci yıllarında piyasaya sürülmüş, hafif kara-mizah bir adventure oyunu.
Manuel (Manny) Calavera oyunun baş kahramanı, dolayısıyla Manny'siniz tüm oyunda.

Oyuna Manny'nin ofisinde başlıyoruz. Bu arada Manny bir iskeletor. Oyundaki iblisler dışındaki diğer tüm karakterler gibi. Manny'nin hikayesi zamanında ölmüş olması ama Department of Dead denilen bir yerde çalışmak zorunda kalması, çalıştığı yerde yeni ölenlere öteki tarafa gidiş paketleri satması. (number 9, tabanvay vs) Bu arada çalıştığı yerde Domino diye bir orospu çocuğu var, sürekli Manny'nin müşterilerine havada atlayan, Manny'nin eski ofisini parsellemiş başka bir iskeletor. Bir de Manny'nin Hector isimli suya sabuna dokunmayan merkez sağcı bir patronu, ve bu patronun da Eva isimli bir sekreteri var.

Günler geçiyor bir gün Mercedes (Meche) diye bir kadın geliyor Manny'ye müşteri olarak. Meche melek gibi bir insan, karınca bile incitmemiş ömründe. Fakat o da nesi, Domino yine bir orospu çocukluğu yapıyor, Manny'nin bilgisayarını bozuyor muhtemelen, ve Meche öteki tarafa en lüks ulaşım aracıyla gideceğine tabanvaya mahkum kalıyor. Bunu öğrenen patron Hector, Manny'nin ağzına sıçıyor. Manny de Meche'ye yazıyor içten içe. O da kendi ağzına sıçıyor "Ben böyle bir hatayı nasıl yaparım, ağzıma tüküreyim" derken efsanevi solcu devrimci kişilik Salvador Limones ile tanışıyor.

Viva la Revolucion!

Bir bakıyoruz Eva da Limones'in örgütünün bir parçası. Manny de hemen katılıyor ve başlıyor macera.

Devamını anlatacaktım ama sağolsun yanımdaki arkadaşım "4 yılı da yazacak mısın?" diye küçümsedi beni. O yüzden yazmayacağım. Oyunu merak ettiyseniz oynayın. Oynamazsanız çok da skimdeydi afedersiniz. Pardon.

28 Temmuz 2008

Queens of the Stone Age feat. Gene Frankle

I've got a fever...
And the only prescription is more cowbell.




Experience it in IMAX... (preferably from the back rows)


Batman'i de en nihayetinde IMAX'te izlemiş bulunduk. Yalnız biraz ön sıralardan almışız bileti, filmin yarısını anlamadık. Hızlı dövüşlerde kim kime vurdu, o yumruk kimde patladı gibi sorulara "zaten" cevap alamadık.
Şimdi gelgelelim film hakkında aklıma takılan bir kaç soruya;
*Bruce Wayne'in Batman kostümü neden diğer Batman'lerden daha abartı bir şekilde burnunu yukarı doğru çekip Batman'i gerçek anlamda "üst-dudaksız" bırakıyor ve s'leri "fıssss" diye telaffuz etmesine sebep oluyor?
*Batman sesini iman gücüyle mi kalınlaştırıyor yoksa Face Off'taki gibi bir ses değiştirme bantı mı yapıştırıyor o esnada boğazına?
*Two-Face neden Night of the Living Dead?
*Joker sürekli neden yalanıyor? Bunun hikayesini de merak ediyorum.
*Bruce Wayne neden partilere asgari 2 random kadınla teşrif ediyor?
*Eric Roberts, nam-ı diğer Julia Roberts'ın erkek kardeşi neden Julia Roberts'a hiç benzemiyor?
...Ve şimdi en önemli soru:
*Batmobil'de süper-hızlı ya da ne bileyim süpersonik moda geçildiğinde neden koltuk yere doğru yatıyor, onun rahat bir pozisyon olduğuna inanmıyorum ben, otomobilin yeriyle yüzleşmek nasıl bir konfor belirtisi olabilir ki? Öyle bir pozisyonun rahat olması için otomobilin yukarı, yani gökyüzüne doğru hareket etmesi gerekmez mi?

18 Temmuz 2008

Paint çalışmalarımdan...


Adamım Michael Scott diyor ki...


"Look, if I was gay, I would be the most flamboyant gay you have ever seen. I would be leading the parade covered in feathers, and just... I would be waving that rainbow flag."